İsticvap Resen Olur Mu? – Hukuki Bir İnceleme
Giriş
Hukuk sistemimizde yer alan kurumlardan biri olan İsticvap, özellikle tarafların kendi aleyhlerine olan vakıalar bakımından mahkeme huzurunda sorgulanmasını ifade eder. Bu kurumun “resen” yani hâkimin kendi inisiyatifiyle başlatılıp başlatılamayacağı meselesi, hem uygulamada hem de akademik literatürde tartışmalıdır. Bu yazıda, kurumun tarihsel kökenlerinden başlayarak günümüzdeki akademik tartışmalara ve “resen karar” olasılığına kadar kapsamlı bir değerlendirme sunulacaktır.
Tarihsel Arka Plan
Kavram olarak “isticvap” Arapça kökenli olup “sorgulama, cevap alma” anlamlarını taşır. :contentReference[oaicite:1]{index=1} Osmanlı döneminden önceki kadı mahkemesi uygulamalarında, davalı veya davacı tarafın kendi beyanına dair mahkemeye çağrılması şeklinde benzer uygulamalara rastlanır. Cumhuriyet sonrası Türk usul hukukunda ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 169 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. :contentReference[oaicite:3]{index=3} Bu düzenleme ile kurum, sistematik biçimde usul hukukundaki yerini almıştır.
Tarihsel olarak, yargılamanın tarafların iddia ve savunmaları üzerine şekillendiği “taraflarca getirilme” (artan aktiflik) ilkesine bağlı davalarda isticvap kurumunun işlevi görülmüştür. Çünkü hâkim, belirsiz veya çelişkili vakıaların açıklığa kavuşması için taraflara sorular yöneltebilme imkânına kavuşmuştur. [1] Buna karşılık “resen araştırma” ilkesine tabi davalarda (örneğin bazı aile hukuku davaları) tarafların ikrarı hâkimi bağlamadığından, isticvap uygulamasının uygun olmadığı kabul edilmektedir. [2]
Resen Karar Verilmesi Mümkün Mü? – Kanun ve Uygulama
HMK m.169 1. fıkra hükmü şöyledir:
> “Mahkeme, kendiliğinden veya talep üzerine taraflardan her birinin isticvabına karar verebilir.” :contentReference[oaicite:6]{index=6}
Bu açıkça, mahkemeye taraf talebi dışında kendiliğinden (resen) karar verebilme yetkisini tanımaktadır. Yani teoride “resen” karar verilebilmesi mümkündür. Ancak uygulamada bu yetkinin sınırları önemli tartışma konusudur.
Öncelikle, isticvap yalnızca taraflarca getirilme ilkesine tabi davalarda uygulanabilir. Re’sen araştırma ilkesine tabi davalarda uygulanamaz. [2] Bu bağlamda hâkimin resen karar vermesi ancak davanın niteliği itibarıyla uygun olduğu hallerle sınırlıdır.
İkinci olarak, uygulamada mahkeme çoğu zaman tarafın talebi üzerine isticvap kararını vermektedir. Akademide bazı görüşler, hâkimin resen karar verebilse bile bu kararın “istisnai” ve “ölçülü” bir şekilde olması gerektiğini savunmaktadır:
– Vakıaların belirsiz ya da çelişkili olması,
– Tarafların beyanlarının açıklığa kavuşmaması,
– Delillerin yetersizliği veya dinleme ile ikrarın sağlanmasının mümkün olması gibi durumlar resen kararın gerekçesini oluşturabilir. [3]
Yargıtay kararlarında da “istikvap hâlinde tarafın gelmemesi ya da cevap vermemesi durumunda sorulan vakıaların ikrar edilmiş sayılacağı” yönünde uygulama mevcuttur. [4]
Akademik Tartışmalar
Akademik düzlemde iki ana eksen etrafında tartışma yürütülmektedir: hukuki nitelik ve resen kararın sınırları.
1. Hukuki Nitelik: İsticvap bir delil aracı mı yoksa usul işlemi mi?
– Ağırlıklı görüşe göre, isticvap “usul işlemi” niteliğindedir; yani doğrudan bir delil türü değildir. Zira HMK’da delil olarak sayılmamıştır. [2]
– Azınlık görüş ise, bazı şartlarla isticvap sonucunda elde edilen beyanların “ikrar” niteliği taşıdığını ve dolayısıyla dolaylı olarak delil etkisi olabileceğini kabul eder. [5]
2. Resen Kararın Sınırları: Hâkimin kendiliğinden karar verebilmesi ile ilgili sınırlar nelerdir?
– Tartışma odak noktası, resen karar verilmesinin tarafların savunma hakkı ve eşitlik ilkesi açısından ne tür yükümlülükler doğurduğudur.
– Bazı yazarlar, resen karar halinde mahkemenin taraflara önceden bildirimde bulunması, tarafın savunma hakkının korunması ve dinleme evresinin sağlıklı yürütülmesi gibi güvencelerin varlığını şart koşar.
– Öte yandan uygulamada hâkimlerin resen istem kararını verirken gerekçelendirme, duruma uygunluk ve ölçülülük ilkelerine dikkat ettikleri yönünde görüşler bulunmaktadır.
Sonuç ve Değerlendirme
Özetle, “İsticvap resen olur mu?” sorusunun cevabı evet, teorik olarak mümkündür, ancak pratikte bunun her davada uygulanabilir olduğu anlamına gelmez. Çünkü kurumun uygulanabilmesi için:
– Davanın taraflarca getirilme ilkesine tabi olması,
– İsticvap konusu vakıaların net biçimde belirlenmiş olması,
– Tarafın bizzat getirilecek kişi olması (vekil yerine olmaması) gibi şartlar vardır. :contentReference[oaicite:12]{index=12}
Ayrıca, resen karar verilmesi hâlinde hâkimin ölçülülük, savunma hakkı ve adil yargılama ilkelerine uygun hareket etmesi gerekir. Uygulamada hâkimler çoğunlukla taraf talebiyle karar vermektedir ancak kanun koyucu resen karar vermeye olanak tanımıştır. Böylece, mahkeme dosyanın durumu, vakıaların açıklığı ve çelişkisi gibi hususları dikkate alarak “resen isticvap” kararına başvurabilir.
Sonuç olarak, resen karar mümkündür ancak sınırsız değildir; usul hukukundaki sınırlar ve adil yargılama ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir.
—
Sources:
[1]: https://hukukif.com/isticvap/?utm_source=chatgpt.com “İsticvap – İsticvap Nedir – İsticvap Özellikleri – Usulü – Hukukif”
[2]: https://barandogan.av.tr/blog/mevzuat/hmk-madde-169-isticvap.html?utm_source=chatgpt.com “HMK Madde 169 İsticvap – Avukat Baran Doğan”
[3]: https://temizerhukuk.com/isticvap-ne-demek/?utm_source=chatgpt.com “İsticvap Ne Demek? Şartları ve Sonuçları | HMK m. 169”
[4]: https://www.hukuksuz.com/2023/06/isticvap-nedir.html?utm_source=chatgpt.com “İsticvap Nedir? – hukuksuz.com”
[5]: https://www.jethukuk.com/isticvap-nedir/?utm_source=chatgpt.com “İSTİCVAP NEDİR? – Av. Sinem BÜYÜKÖZER”